Doğu-Batı arasında köprü kuran, her görüşten ve her düşünceden insanı bir araya getiren, dolaylı yoldan insanlar arası iletişimi sağlayan en etkili yol tiyatrodan geçer.
Devlet Tiyatroları yıllardan beri Anadolu’ya, gidilemeyecek her şehirde oyunlarını sahnelemiş, binlerce çocuğun yüzünü güldürme
amacı gütmüş. Anadolu’nun önemli şehirleri statüsünde bulunan Konya da sanatı yaşamaya –çalışan- şehirler arasında başı çekiyor. Önce öğrenci olarak Konya'da yaşamaya başlayan, oyunculuk yaptığı zamanlar dahil, 20 yılını sanat için Konya’ya geçiren, tabiri caizse bunun için savaşan, Aksum ile konuşma şansına erişiyorum.
Konya Devlet Tiyatrosu Müdürü ve Genel Sanat Yönetmeni Alpay Aksum, Müdür değilde bir ağabey gibi tiyatroyu, sanatı koruyor kolluyor ve Konyalıya benimsetmeye çalışıyor, daha da açık bir şekilde "direniyor". Konya için ve Konya'da okuyan konservatuar öğrencileri için büyük bir şans yani... Ben Alpay ağabey ile tanışmaktan büyük keyif aldım. işte röportajdan yazıya aktardıklarım...
Alpay Aksum, 1994 yılında Selçuk Üniversitesi Dilek Sabancı Devlet Konservatuarı’na girdiğinde 20 sene Konya’ya hizmet edebileceğini hayal dahi edememiş. Hayat sürprizlerle doludur ya hani; hayat arkadaşıyla Konya’da tanışmış ve işte o gün her şey değişmiş. Konyalılara sosyo-kültürel bir kimlik kazandırma amacı güderek 2005’te DT’ye oyuncu olarak giren Aksum, 2013’te Konya Devlet Tiyatrosu Müdürü ve Genel Sanat Yönetmeni titrini almaya hak kazanmış.
Geçtiğimiz sezonda 79 bin seyirci ile perdelerini kapatan Konya DT, bir sahnesiyle Konya’da harikalar yaratmaya, mücadele etmeye devam ediyor. Aksum, bu noktada bize DT’nin Anadolu’da bulunmasının temel nedenini şu şekilde iletiyor; “Devlet Tiyatroları’nın amacı, bulunduğu şehrin kültürel hayatının ana damarlarını oluşturmak, onu takip etmek, şehre yaymak ve şehirde yaşayan insanlarla bir bütün olmaya çalışmaktır. Bu sadece insanları tiyatroya çekmekle olmaz; gerektiğinde köylere, kasabalara, ilçelere aklınıza gelebilecek her yere tiyatro bilincini ulaştırmaya çalışıyoruz.”
Çocuk oyunlarıyla birlikte yaklaşık 10 temsille yeni sezona “Merhaba” demeye hazırlanan Konya
DT’nin provaları başladı bile… Tiyatroyu her kesime ulaştırabilmek için Devlet Tiyatroları’nın elinden geleni yaptığını söyleyen Aksum; okullara yetişemediklerini, ilçelere, köy ve kasabalara oyunları ulaştırmak için büyük çaba harcadıklarını söylüyor. Bu sene de 70-80 bin seyirciye ulaşmanın öncelikli hedefleri arasında olduğunu ifade eden Aksum; Konya’nın seyircisi, halkı, bürokratı, öğretmeni, bankacısı, bu ve bunun gibi bütün meslek gruplarına sonuç olarak herkese ulaşmaya çalışacaklarını belirtiyor. Bu çatının her düşünceden insanı bir araya getirdiğinin altını çiziyor. 2015-2016 sezonunda Konya’nın ilk ve tek festivali Bin Nefes Bir Ses Uluslararası Türkçe Tiyatro Yapan Ülkeler Festivali yine Nisan-Mayıs ayları içerisinde bu defa 9. kez Konyalılarla buluşacağını da sözlerine ekliyor.
Sanatın Konya’da gelişimi için neler yapılması gerektiği konusunda Alpay Bey, Konyalının kendini ve çocuklarını gözü kapalı teslim edebileceği özgürlük alanına, yani bir Kültür Merkezine ihtiyacı olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Hayat TV başında oturmakla geçmez, Kültür Merkezi herkesin bir parça sporla, müzikle, tiyatroyla, resimle ilgilenmesine zemin hazırlayacak.”
Alpay Aksum, bizce iyice anlaşılması gereken şu cümlelerle sözlerine son veriyor: “Bizi sadece eğlence merkezi olarak görenler büyük yanılgıya düşerler. Oynadığımız oyunlarla insanlara bir şey söylemeye çalışıyoruz, bize kulak versinler. Bu derece stres varken dünyada kendilerini kültürel hayata adapte etsinler.”
Devlet Tiyatroları yıllardan beri Anadolu’ya, gidilemeyecek her şehirde oyunlarını sahnelemiş, binlerce çocuğun yüzünü güldürme
amacı gütmüş. Anadolu’nun önemli şehirleri statüsünde bulunan Konya da sanatı yaşamaya –çalışan- şehirler arasında başı çekiyor. Önce öğrenci olarak Konya'da yaşamaya başlayan, oyunculuk yaptığı zamanlar dahil, 20 yılını sanat için Konya’ya geçiren, tabiri caizse bunun için savaşan, Aksum ile konuşma şansına erişiyorum.
Konya Devlet Tiyatrosu Müdürü ve Genel Sanat Yönetmeni Alpay Aksum, Müdür değilde bir ağabey gibi tiyatroyu, sanatı koruyor kolluyor ve Konyalıya benimsetmeye çalışıyor, daha da açık bir şekilde "direniyor". Konya için ve Konya'da okuyan konservatuar öğrencileri için büyük bir şans yani... Ben Alpay ağabey ile tanışmaktan büyük keyif aldım. işte röportajdan yazıya aktardıklarım...
Alpay Aksum, 1994 yılında Selçuk Üniversitesi Dilek Sabancı Devlet Konservatuarı’na girdiğinde 20 sene Konya’ya hizmet edebileceğini hayal dahi edememiş. Hayat sürprizlerle doludur ya hani; hayat arkadaşıyla Konya’da tanışmış ve işte o gün her şey değişmiş. Konyalılara sosyo-kültürel bir kimlik kazandırma amacı güderek 2005’te DT’ye oyuncu olarak giren Aksum, 2013’te Konya Devlet Tiyatrosu Müdürü ve Genel Sanat Yönetmeni titrini almaya hak kazanmış.
Geçtiğimiz sezonda 79 bin seyirci ile perdelerini kapatan Konya DT, bir sahnesiyle Konya’da harikalar yaratmaya, mücadele etmeye devam ediyor. Aksum, bu noktada bize DT’nin Anadolu’da bulunmasının temel nedenini şu şekilde iletiyor; “Devlet Tiyatroları’nın amacı, bulunduğu şehrin kültürel hayatının ana damarlarını oluşturmak, onu takip etmek, şehre yaymak ve şehirde yaşayan insanlarla bir bütün olmaya çalışmaktır. Bu sadece insanları tiyatroya çekmekle olmaz; gerektiğinde köylere, kasabalara, ilçelere aklınıza gelebilecek her yere tiyatro bilincini ulaştırmaya çalışıyoruz.”
Çocuk oyunlarıyla birlikte yaklaşık 10 temsille yeni sezona “Merhaba” demeye hazırlanan Konya
DT’nin provaları başladı bile… Tiyatroyu her kesime ulaştırabilmek için Devlet Tiyatroları’nın elinden geleni yaptığını söyleyen Aksum; okullara yetişemediklerini, ilçelere, köy ve kasabalara oyunları ulaştırmak için büyük çaba harcadıklarını söylüyor. Bu sene de 70-80 bin seyirciye ulaşmanın öncelikli hedefleri arasında olduğunu ifade eden Aksum; Konya’nın seyircisi, halkı, bürokratı, öğretmeni, bankacısı, bu ve bunun gibi bütün meslek gruplarına sonuç olarak herkese ulaşmaya çalışacaklarını belirtiyor. Bu çatının her düşünceden insanı bir araya getirdiğinin altını çiziyor. 2015-2016 sezonunda Konya’nın ilk ve tek festivali Bin Nefes Bir Ses Uluslararası Türkçe Tiyatro Yapan Ülkeler Festivali yine Nisan-Mayıs ayları içerisinde bu defa 9. kez Konyalılarla buluşacağını da sözlerine ekliyor.
Sanatın Konya’da gelişimi için neler yapılması gerektiği konusunda Alpay Bey, Konyalının kendini ve çocuklarını gözü kapalı teslim edebileceği özgürlük alanına, yani bir Kültür Merkezine ihtiyacı olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Hayat TV başında oturmakla geçmez, Kültür Merkezi herkesin bir parça sporla, müzikle, tiyatroyla, resimle ilgilenmesine zemin hazırlayacak.”
Alpay Aksum, bizce iyice anlaşılması gereken şu cümlelerle sözlerine son veriyor: “Bizi sadece eğlence merkezi olarak görenler büyük yanılgıya düşerler. Oynadığımız oyunlarla insanlara bir şey söylemeye çalışıyoruz, bize kulak versinler. Bu derece stres varken dünyada kendilerini kültürel hayata adapte etsinler.”
Yorumlar
Yorum Gönder